Soğuk bir hava…
Havanın soğukluğuna aldırmayan ONBİNLERCE insan ve bir tutam heyecan.
Maç öncesi KARDEŞLERİNLE takılması var ya çiçek pasajında, ya da üşümeyi göze alıp arap parkına inmesi var ya, o da başka bir heyecan.Skor konuşulmadan, sadece maçta ne söylenir, ne yapılır sadece onu tartışmak. Takım nasıl motive edilir bunun yollarını aramak.KARŞILIKSIZ.
Hedef belli: Haklı bir gurur yaşamak.Yenilmesi var ya bir de bu kadar güzel heyecanın, tatlı atışmaların, 5 dakika sonra unutulan husumetlerin arasında, o ahengi sadece o bozar. Ne moral kalır kafada, bir nebze de olsa iştah kalır o 90 dakika susmayan boğazda. O soğuk işler ya vücuda stadtan çıkınca hani.. Onu bil hissetmeden nedensizce evlere dağılmak.Ve haftasonunu dahi bekleyemeden Çarşamba akşamları sadece tartışmak: takımı, bizi, sizi. Birileri için (bu zamanda 11 kişi de olsa bu birileri) bir şeyler yaptığını hissetmek, ÇOK ŞEYLER YAPMASINA RAĞMEN.
Ağızda alışkanlık yapan ‘Hadi haftaya görüşürüz’ lafını da söküp atamadan bi türlü, 3 gün sonra yine kucaklaşmak. Kiminin değimiyle deplase, bize göre deplasmana kaymak. Öte yandan kendi aklına kaymak, manasızcasına. Gişede bilet dilenen o ‘yavru timsahlar’ a son paranı vermek, haftaya bilet için babandan para dileneceğini bile bile. Baba ben Bursalıyım diyebilmek, o İstanbullu olsa da, seni anlamasa da. Birileri aşkı için ‘cafe’ lerde beklerken sabırsızca, Kayseri'de karda bilet kuyruğunda beklemek sabırla. Kimisi yatakta karısıyla mışıl mışıl uyurken, deplasman otobüsünde 40 kişinin horlama sesiyle sabaha kadar sadece uyumaya çalışmak. Yazının amacı kendini anlamak, bizi tanıtmak. Farkımız Teksas’lı olmamız..!
Gökhan Sezer
İnadına Teksas fanzin komitesi ve yazarının izni olmadan,kaynak gösterilmeksizin kullanılması yasaktır. ©Teksas.org
0 yorum:
Yorum Gönder